HÜZÜN ÇİÇEKLERİ
HÜZÜN ÇİÇEKLERİ
Sen kimlerin elindesin güzel yurdum
Her gün bir yenisi açıyor bağrında
Yediveren hüzün çiçekleri
Dağların bölüşülüyor
Denizlerin bölüşülüyor
Eşkıya yolları kesti
Harran Ovası kan içinde
Amik Ovası’na yangın düştü
Ekinler yandı
Sen kimlerin elindesin güzel yurdum
Her gün bir yenisi açıyor bağrında
Tomurcuklanıyor
Yediveren hüzün çiçekleri
Soma’da maden işçileri
Yerin iki bin metre derinliğinde gaza yangına boğuldular
Bir dilim ekmek pahasına
On beş yaşında çocuklar
Yerin iki bin metre dibine gömüldüler
İşsizler göçmenler diyarı oldun
Yarı aç yarı tok insanlarla dolu sokakların
Almadan veren
Emmeden emziren gözleri yaşlı sevgili yurdum
Sen kimlerin elindesin
Ağılı kökleri kılcal damarlarına kadar saplanmış
Her gün bir yenisi açıyor bağrında
Sömürgen ve arsız
Yediveren hüzün çiçekleri
Madımak’ta canlar
Maraş’ta kurbanlar
Silivri’de
Hasdal’da zindanlar
Dört bucağında şehit kanlar
Yağmur yerine gözyaşı yağıyor göklerden
Sen kimlerin elindesin güzel yurdum
Her gün bir yenisi açıyor bağrında
Boy veriyor
Yediveren hüzün çiçekleri
Hani nerelerde
Vatanı vatan yapanların
Vatanına tapanların çocukları
Seni hangi hain ellere bıraktılar
Yakındılar yalnızca
Ağıtlar yaktılar
Yeter artık hep birlikte yekinin
Kalkın ayağa
Uygarlıklar anası Anadolu’nun
Güngörmüş kucağında her gün
Biri solmadan diğeri açan
Yediveren hüzün çiçeklerinin
Kazıyın kökünü
Bitmesin bu topraklarda bir daha
Toplayın atların dizginlerini
Sürün sabaha
Sabah umuttur
Sabah yeniden doğuş
Osman Gökçe
Baytaran, Zeus Kitabevi, 2018, İzmir
Bir yanıt yazın