Skip to content
Prof. Dr. Osman GökçeBu sayfa ulusumun, ülkemin, devletimin ve tüm insanlığın yararına olduğuna inandığım bilgilerimi, deneyimlerimi, düşüncelerimi ve duygularımı ilgilenen herkesle paylaşmak, tartışmak, geliştirmek ve böylelikle doğrularda, güzelliklerde ve iyiliklerde hep birlikte buluşarak çoğaltmak ve bütünleşmek için açılmıştır. Prof. Dr. Osman Gökçe
  • Ana Sayfa
  • Yazılar
    • Güncel
    • Anılar
    • Öyküler
    • Tarım
    • Ormancılık
    • Çevre
    • Genel
  • Yayınlar
    • Makaleler
    • Bildiriler
    • Kitaplar
  • Şiirler
    • Şiir Seçkisi
  • Ericek
  • Duyurular
  • Fotoğraflar
  • İletişim

1000 KÖYE 1000 TARIMCI PROJESİ İLE İLGİLİ GÖRÜŞLERİM

9 Ocak 2011 0 comments Article Tarım

 

                                                                                                                                    1.Yıllardan beri “tarımın bilgili ve belgeli işletmecilerce (çiftçiler) yapılmasını, her işletme gibi tarım işletmelerinin de danışmanlı çalışmasını, eğitimli tarımcıların (ziraat mühendisi, veteriner vb.) gerek işletmeci ve gerekse danışman olarak mutlaka köye gitmelerini ve köyde yaşamalarını, her köyün küçük birimlerden oluşan büyük bir tarım işletmesi gibi örgütlenmesini” savundum ve herhese duyurmaya çalıştım.  
                                                                                                                                        2.Bu Hükümet ve  bir akademisyen olan Sayın Bakan 1000 Köye 1000 Tarımcı Projesi ile, ister kendiliğinden olsun isterse bu tür seslere değer  vererek olsun “her köye bir mühendis” düşüncesine katıldığını ve  bu görüşü haklı bulduğunu göstermiştir. Başlı başına böyle bir gelişmeye bile içtenlikle sevinmek gerekir. Girişim ve girişimcileri kutlamak gerekir. Çünkü, her köye bir mühendis düşüncesi ve öngörüsü doğru bir yaklaşımdır.
                                                                                                                                          3. Her düşüncede olduğu gibi bu düşüncenin uygulanmasında da tek bir şablon yol kullanılmayabilir. Dolayısıyla, bugünkü yönetim de böyle bir yol tutmuş olabilir. Ancak, tutulan yolun düşüncenin özüne ters düşen bazı önemli eksiklikleri olmamalıdır. Oysa bu Hükümetin tuttuğu yolun önemli eksik ve yanlışlıkları vardır. Bunların kısaca belirtilmesinde yarar görülmektedir. Çünkü her doğru düşünce doğru uygulanmazsa başarısız olur ve bir daha gündeme getirilmesi zor olur. Kımıldayan hataya mahkumdur. Ancak bu hataların temel hatalar olmaması gerekir.
                                                                                                                                          4.Bu projenin temel bir yanlışı her köye bir mühendis olayını 3 yıllık gibi bir süre ile sınırlı tutması ve ayrıntı düzenlemelerin bu anlayışla yapılmış olmasıdır. Olayın temelindeki süreklilik zorunluluğu dikkate alınmamış gözüküyor. Oysa tarımın bu tür bir hizmete gereksinimi hem de çapı artarak kesintisiz ve devamlıdır. Bu basit gerçeğin bilinmemesi düşünülemez. Buna karşın, neden böyle davranıldığının ve devamlılık konusunda neler yapılacağının makul bir açıklaması yoksa bu girişim sonuçsuz kalır ve Hükümetin niyetleri konusundaki iddiaları da haklı çıkarmış olur.
                                                                                                                                          5. Bu tür kapsamlı düzenlemeler,  akşamdan sabaha ve ayak üstü emirlerle bile değişebilen ve statüsü açık olmayan düzenlemeler biçiminde yapılamaz. Böyle bir girişimin daha sonraki yönetimleri de bağlayacak düzeyde yasal düzenlemelere bağlanması gerekir. Örneğin, bu hükümet bundan iki önceki hükümetin köykent projesini, kaynak sağlanmış olmasına karşın, rafa kaldırdı. Bugün bevamlılığı olmayan köykent projesi ne işe yaradı ise bu tür düzenleme ile bu hükümetin her köye bir mühendis projesi de aynı işe yarar. Yani sonuçsuz kalır. En iyimser bir anlatımla, yalnızca bir heves olarak kalır.
                                                                                                                                          6.Önemli bir temel yanlış, tarımın bir ekonomik sektör olduğunun ayrımına varılmamış  olması ve ekonominin bir gönül işi gibi kabul edilmesidir. Oysa tarım bir ekonomik sektördür. Orada geçen ve yaşanan olaylar ekonomi kurallarına göre işler. Bugün gönüllülük esasına bağlı olduğu ileri sürülen, yani vakıflar kanalıyla masrafların karşılandığı belirtilen bir hizmet sektörü yani vakıf üniversiteleri bile ekonomi kurallarına göre çalışırken, bunu herkes bilirken, gönüllülük esasına göre bir ekonomik sektörü işletmeye çalışmak ortaçağ romantiklerinin hayalini bile aşar. Örneğin, TOBB 250 mühendisi gönüllü olarak finanse edecekmiş. Bunu ne kadar harcama için ve ne kadar süre ile yapacak? TOBB’nin bundan sonraki yönetimi bu konuda nasıl davranacak?
                                                                                                                                         7.Köye giden bir mühendis ne yapacak, nasıl çalışacak, hangi olanaklarla çalışacak, danışmanlığını kimlere yapacak, kendisinden danışmanlık hizmeti kimler tarafından ve hangi statü ile istenecektir? Proje diye kamu oyuna sunulan metinde bu konularda ilgili hiçbir açıklama yoktur. Oysa böyle bir hizmetin sunulabilmesi için ayağı yere basan düzenlemeler gerekir. Bize göre böyle bir düzenleme her köyün küçük birimlerden oluşan büyük bir tarım işletmesi biçiminde örgütlenmesi ile sağlanabilir. Bu iş örneğin, 442 sayılı Köy Kanununa bazı maddeler eklenerek ve muhtar ve ihtiyar heyetleri yetkilendirilerek yapılabilir. Yani köy tüzel kişiliği hizmet satın alan muhatap olarak donatılabilir. Yahut her köy için bir birlik ya da bir kooperatif kurularak bu iş yapılabilir. Aksi halde karmaşa ve bunun sonucu olarak da verimsizlik ve başarısızlığın  ortaya çıkması kaçınılmazdır.
                                                                                                                                          8. Nasıl ki hizmeti alacak olanların örgütlenmesi gerekli ise aynı şekilde hizmeti verecek olanların da örgütlenmesi gerekir. Hizmeti verecek olanlar TMMOB’ne bağlı TZMO Ve Veterinerler Odasının üyeleridir. Bu odaların mevzuatlarında bu tür bir hizmet için eksiklikler varsa bunlar giderilebilir. Ancak, projede bu odalar yok sayılmıştır. Hükümet 2 memuru ile göstermelik olarak bir de muhtarı alarak alınacak tarımcıyı belirleyecek. Bu kuruluşları işten uzak tutarak Hükümet neyi amaçlıyor acaba? Bu konuda iyi niyetli yorum yapmak, yorum yapanların çok iyi niyetli olmasını gerektiriyor!

 Sonuç olarak söylenecek şudur ki düşünce olarak çok doğru ve yerinde olan, kamu oyu desteği bulunan ve zorlanmadan pek çok olanaklar sağlanarak uygulanabilecek olan bir tasarım, yukarıda bazıları açıklanan temel yanlışlıklarla işe kalkışılan bir girişimle, beklenen başarıya ulaşamayacaktır. Olsa olsa, Bakanlığın açıklamasında olduğu gibi “tarımın sorunlarına Cumhuriyet’in 80. Yılın’da dikkat çekmek” amacına hizmet etmiş olur. 29.Eylül.2003

 Prof. Dr. Osman GÖKÇE
E. Ü. Ziraat Fakültesi
Tarım Ekonomisi Bölümü
Tarım İşletmeciliği Anabilim Dalı Başkanı      

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

             

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Yazılar

  • YANIK KOKUSU
  • EVRENSEL BAYRAM
  • ZERKA
  • SOSYALLEŞME
  • SABAHIM ÇALINDI

Kategoriler

  • Anılar
  • Bildiriler
  • Çevre
  • Duyurular
  • Ericek
  • Genel
  • Güncel
  • Güncel Yazılar
  • Kitaplar
  • Makaleler
  • Ormancılık
  • Öyküler
  • Şiir Seçkisi
  • Şiirler
  • Tarım
  • Yayınlar
  • Yazılar Çevre

Copyright Prof. Dr. Osman Gökçe 2025 | Theme by ThemeinProgress | Proudly powered by WordPress