YOKLUĞUM
Yokluğum yük olmayacak
Tüketilmeden sofraya gelip giden
Acı kırmızı pul biber olmasa
Camlı vitrinde tozlanmış rakı kadehim
Güngörmüş bir ağırbaşlılıkla
Dağ başında bir kaya gibi
Durduğu yerde durmasa
Yalnızlığa yukarıdan bakmasa
Yokluğum yük olmayacak
Akdeniz kokulu evlerin
Pencerelerinde balkonlarında
Daracık sokakların duvar diplerinde
Ya da öksüz bir parkta
Tesadüfen
Tanıdık bir sardunya çiçeği
Gülümsemese acı acı
Yokluğum yük olmayacak
Analık elinde kalmış çocuklar gibi
Sayfaları sararmasa kitaplarımın raflarda
Tükenmez kalemim tükenmese kurumasa
Masam ağınık bilgisayarım kapalı kalmasa
Not defterlerim yazmalarım
Sahibini beklemese umutsuzca
Yokluğum yük olmayacak
Karşı inşaatta kavruk bir işçi
Gurbet türküleri çağırmasa
Boynunu bükmese kırmızı ışıkta
Eli arabalara açık bir çocuk
Yokluğum yük olmayacak
Çoğu bende kaldı
Sırtıma sardım
El değmemiş göz görmemiş nicelerini
Vazgeçilemez emanet edilemez olan
En ağırını da yüreğime bohçaladım
Kaygılanma
Yokluğum yük olmayacak
Osman Gökçe
Balıklıova-Gerence
19.08.2018
Bir yanıt yazın