GÖY KIZ
GÖY KIZ
Ebesinin
Ebesinin de ebesinin
Ve daha da öncesinin
Adıydı Göy Kız’ın adı
Bilirdi adındaki muradı
Üzerindeki mirası
Adına yüklü koca bir tarih vardı
O bunun bilincinde
Kimselerin gönlünü kırmadan
Kimselerden gönlü kırılmadan
Gönüller yurdunda
Soyunun sorumluluğunda yaşardı
Güzelliği güzelin simgesi
Güzellerin düşüydü
Güneş doğarken kayaların ardından
Kovaları kolunda
Sürüye süt sağmaya çıkardı
Gözleri ışıltılı sınırsız derin bir mavilikte
Sabah gibi bahar gibi bakardı
Yeniden doğardım
Başını havaya kaldırıp
Keklik gibi kayarak
Bastığı yeri incitmeden yürürdü
Belikleri topuğunu döver
Saçı omuzlarını bürürdü
Bir gören bin kez görmek isterdi yüzünü
Nice gönüller gönlünün lütfunu beklerlerdi
Nice yiğitler beğenilmek için
Nice hünerler gösterirlerdi
At oynatırlar
Güreş tutarlar
Türkü yakarlar
Türkü çağırırlardı çokuntularda
Coşkusu coşkuydu
Yürüdüğü yollar çiçeklenir
Baharla bayramlaşırdı
Gülüşü kuş seslerinde nağmelenir
Söğüt dallarında sevişen
Serçelerle cıvıldaşırdı
Üzüntüsü üzüntüydü
Üzülünce
Gökyüzü gibi bulutlanırdı gözleri
Dere ağlardı
Deniz ağlardı
Ben ağlardım
Son bir kez başlayınca
Son ayrılıkta
Dinmedi ağıdı Göy Kızı’n
Sonu gelmedi ağıdımızın
Acılarla yoğrulan topraklarımızın
Güngörmemiş insanları
Cenderede canları
Sürgün yedi
Kurşun yedi
Gülmedi
Gurbete gitti
Handa yattı
Mitilsiz
Dağa çıktı
Tüfek kucağında
Kimsesiz
Dama düştü
Beton duvarlara yaslandı
Kanunlar kaypak
Kadı duyarsız
Sevgimiz ağlar
Sevdamız ağlar
Kızlarımız gelinlerimiz yanık
Yokluklarda
Yoksayılmaklarda
Ayrılıklarda geçti delikanlılık
Duman duman
Yaşamadan sevdasını
Göy Kız da aldı bu acıdan
Payına düşenden fazlasını
Göy Kız gitti
Göyce Oğlan gitti
Göy Kızlar Göyce Oğlanlar gittiler
Göy ekin soldu
Hoyrat eller yoldu goncaları
Göy yaprak dalında kurudu
Hâl böyle böyle efendi ağa
Umudumu
Çimlenmeye gömdüm toprağa
Hoşça kal dünya
Başka sefere
Osman Gökçe
03.05.2019
Bir yanıt yazın