BAZI KÜLTÜREL İSTATİSTİKLERİMİZ
BAZI KÜLTÜREL İSTATİSTİKLERİMİZ
Sen seni bil sen seni
Sen seni bilmez isen patlatırlar enseni.
Liseli yıllarımda bu tekerlemeyi çok söylerdik birbirilerimize. Ben bu tekerlemeyi o günlerde de bu günlerdeki gibi çok anlamlı bulurdum, çok değerli bulurdum. Bana göre her birey, her toplum, her konuda önce kendini iyi bilmelidir. Bu temel düşünce ve anlayışla kendimizi yani toplumumuzu anlamaya dönük bazı istatistikî bilgiler vermek istiyorum.
Bu bilgilerin son on sekiz yılın (2000-2001 ile 2017-2018 arası) kültürel yapımızdaki değişimlerini görmek, bunlar üzerinde düşünmek, değerlendirmek ve çıkarımlarda bulunmak isteyenlere yardımcı olabileceğini düşünüyorum. Veriler TÜİK’e aittir. Ben bu veriler üzerinde yalnızca, örneğin yüzdeler gibi bazı küçük işlemler yaptım.
A-Tiyatro
Ele alınan bu dönemde tiyatro salonu sayısı 7.43, seyirci sayısı 3.05 ve oynanan eser sayısı da 14.88 kat artmıştır. Anlaşılacağı üzere çok salon, çok eser çok seyirci sağlamamış gözüküyor.
B. Sinema
Sinema salonu sayısı 4.92, film sayısı 2.55 ve seyirci sayısı da 3.83 kat artmıştır. Burada da tiyatroya benzer bir durum vardır. Seyirci sayısındaki artış salon sayısındaki artıştan düşüktür.
C. Kültür ve Eğlence Faaliyetleri
Toplam kültür ve eğlence faaliyetlerine bir ayda ayrılan süre genelde 72.24, erkeklerde 74.58 ve kadınlarda da 69.58 saattir.
Kültür faaliyetleri içerisinde bir ayda kitap okumaya ayrılan zaman da genelde 2.56, erkeklerde 2.46 ve kadınlarda 3.06 saattir. Yani ülkem insanı günde yalnızca ortalama 5.12 dakika kitap okumaktadır.
Toplam kültür faaliyetlerinin genelde %4.1’i, erkeklerde %3.7’si ve kadınlarda da %4.4’ü kitap okuma faaliyetidir. Kültür ve eğlence faaliyetlerinin en büyüğü ise %84.7 ile TV izleyiciliğidir.
Günlük internet ve internet dışı bilgisayar kullanımı genelde 0.08, erkeklerde 0.12 ve kadınlarda da 0.03 saattir.
D-Kütüphane
Halk kütüphanesi sayısı 2001 yılında 1350 iken 2018 yılında 1162’ye düşmüştür. Halkın okurluğunun önemli bir göstergesi sayılabilecek olan halk kütüphanelerinin sayısının çoğalması yerine azalması dikkat çekicidir.
Ele alınan dönemde halk kütüphanelerinin kitap sayısında yıllık %3.4’lük bir artışa karşılık bu kütüphanelerden yararlanan kişi sayısı %1.9 artmıştır. Yani daha çok kitap daha çok okuyucu sonucunu doğurmamıştır. Kitaplar ıssız ışıklar olarak raflarda kalmıştır.
Bu günlerde ülkemizde yaşanan ve hepimizin bildiği bu kadar karmaşa ve sorunlar yumağı içerisinde bu iletiyi okuyanlara teşekkür ederim.
Osman Gökçe
25.02.2020
Bir yanıt yazın