EGE BÖLGESİ’NDE OPTİMAL ZEYTİN YAYILIŞ ALANLARININ TESPİTİNE YÖNELİK BİR ARŞTIRMA
Osman GÖKÇE[1] Renan TUNALIOĞLU[2]
ÖZET
Ege Bölgesi’nde, anket ve arazide yapılan ölçmelerle elde edilen verilere dayalı olarak mevcut zeytin yayılış alanları,zeytin üreticilerinin sosyo-ekonomik yapısı, arazi kullanımı ve mülkiyet anlaşmazlıkları, verim-yükselti ve verim-eğim ilişkileri ve zeytin yetiştiriciliği ile ilgili diğer konular incelenmiştir. Ulaşılabilen bilgi ve bulgular zeytin yayılış alanlarının optimizasyonu açısından değerlendirilmiş, sorunlar ortaya konmuş ve bazı önerilerde bulunulmuştur.
ANAHTAR SÖZCÜKLER : Mülkiyet, Ürün Deseni, Verim, Yükselti, Eğim.
A RESERACH TOWARDS OF OPTIMAL OLIVE GROWING AND SPREADING AREAS IN AEGEAN REGION
ABSTRACT
Current olive spreading areas, socio-economic structure of olive growers, land usage, property conflicts, productivity-altidute, productivity-slope relations and other tropies related to olive growing in Aegean region are researched based on data collected from surveys and field measurements. The data and results obtained are evaluated from the perspective of optimization of olive spreading areas. Problems determined and some suggestions for solutions to these problems are reported.
KEY WORDS : Property, Crop pattern, Yield, Altitude, Slope.
GIRIŞ
Türkiye’de toprak kullanım konusu, üzerinde en çok tartışılan konulardan birisidir. Erozyon, amaç dışı kullanım, sektörler arası ve sektörler içi dağılım dengesizlikleri, mülkiyet sorunları vb. gibi bir dizi tartışma konuları bulunmaktadır. Bu bağlamda olmak üzere, bugünkü zeytinlik alanların ve gelecekte zeytinliğe özgülenmesi düşünülebilecek toprakların durumları da tartışma konusu olmaktadır.
Bu metin, bu başlık altında yapılmış olan bir alan çalışmasının henüz hiç bir yerde yayınlanmamış bulunan sonuç raporunun çok kısa bir özeti niteliğindedir.
Araştırmanın amacı, zeytin yayılış alanlarını ve bunların ekonomik sınırlarını, zeytin üreticilerinin sosyo-ekonomik özelliklerini, zeytincilikte mülkiyet anlaşmazlıklarını, zeytinde eğim-verim ve yükselti-verim ilişkilerini ortaya koymak, bu konudaki veri ve bilgi eksikliklerini Ege Bölgesi örneği ile gidermeye çalışmak ve konu ile ilgili olası öneriler üretmektir.
MATERYAL VE YÖNTEM
Bu araştırmanın materyali 1) konu ile ilgili olarak daha önce yapılmış olan çalışmalar, 2) konu ile ilgili yasal düzenlemeler, 3) çeşitli istatistikler, 4) ilçe tarım müdürlükleri ve diğer ilgili kuruluşların arşiv ve kayıtları, 5) yetkililerle yapılan yüzyüze görüşmeler, 6) köy muhtarları ile yapılan anketler, 7) zeytin üreticileri ile yapılan anketler ve 8) arazide yapılan ölçmelerdir.
Yetkililerle görüşmeler kılavuz soru cetveli ile ve muhtar, çiftçi anketleri önceden hazırlanmış araştırıcı anketör soru cetveli ile yapılmış ve eğimler klizimetre ile, yükseltiler de altimetre ile ölçülmüştür. Köyler amaçlı ve üreticiler tesadüfi örneklendirme yöntemleri ile seçilmiştir. Üretici örnekleminin hesabında zeytinlik büyüklüklerinin varyansı kılavuz varyans olarak kullanılmıştır. İzmir’den 18 muhtar ve 65 üretici, Aydın’dan 14 muhtar ve 49 üretici, Manisa’dan da 4 muhtar ve 12 üretici olmak üzere toplam 36 muhtar ve 126 üretici anketi yapılmıştır. Anketler 1996 yılında gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler çeşitli sayısal yöntemlerle değerlendirilmiştir.
BULGULAR
Muhtar Anketi Bulguları
1) Kendileri ile anket yapılan muhtarların ortalama yaşı 48.5, ortalama eğitimi 5.3 yıl ve ortalama hane halkı büyüklüğü de 3.7’dir.
2) Toplam 36 köyün 9’u belediyelik, 33’ü toplu yerleşim, 3’ü dağınık yerleşim, 14’ü ova köyü, 16’sı dağ köyü, 4’ü orman içi köy ve 20’si de orman kenarı köydür. Köylerin denizden yükseklikleri en az 11 metre, en çok 1600 metre ve ortalama 220 metredir.
3) Köylerde saptanan toplam 27 adet geçim kaynağı çeşitinden ilk 5’e giren temel geçim kaynakları %97.2 ile zeytincilik, %69.4 ile BB hayvancılık, %36.1 ile KB hayvancılık, %30.6 ile tütüncülük ve %30.5 ile de pamukçuluktur.
4) Zeytinliklerin altında veya aralarında zeytinlerle birlikte yetiştirilen bitkiler ve zeytinlik alanların kullanım biçimleri, yoğunluklarına göre sırası ile tahıl, otlatma, bağ, sebze, narenciye, incir, şeftali ve kirazdır.
5) Üretim köylerin 22’sinde yalnızca yağlık, 3’ünde yalnızca sofralık ve 11’inde de hem yağlık ve hem de sofralık olarak değerlendirilmektedir.Yeni tesislerde çeşit tercihi 10 köyde yağlık, 8 köyde sofralık, 7 köyde ikisi birden ve 11 köyde de belirgin bir tercih bulunmaması şeklindedir. Örneğe giren köylerde bugün için 13 çeşit zeytin üretilmekte ve bunlardan memecik 32 köyde, domat 7 köyde ve ayvalık ta 6 köyde üretilerek ön sırada bulunmaktadırlar.
6) Muhtarlara göre, mevcut zeytinliklerin %43’ü delicelikler olduğu yerde aşılanarak, %49’u deliceler sökülüp şahıs arazisine dikildikten sonra aşılanarak, %6’sı aşılı fidan dikilerek ve %2’si de çelik dikilerek tesis edilmiştir.
7) Yine muhtarlara göre, zeytinliklerin %11’i tapusuz olup 36 köyün 11’inde de orman idaresi ile şahıslar arasında mahkemeye intikal etmiş anlaşmazlıklar vardır.
Üretici Anketi Bulguları
1) Tümü erkek olan üreticilerin yaş ortalaması 52.4, eğitim yılı ortalaması 5.2, hane halkı büyüklüğü 4.2, oturdukları evlerin kat sayısı 1.3 ve evlerin alanlarının ortalaması 99.8 metrekaredir.
2) Üreticilerin %96’sında buzdolabı, %71’inde çamaşır makinesi, %96’sında TV, %92’sinde radyo, %15’inde bulaşık makinesi, %81’inde fırın ve %88’inde de telefon bulunmaktadır. Bu bulgular Bölge zeytin üreticilerinin yaşam düzeylerinin oldukça iyi olduğunu göstermektedir.
3) Işletmelerin hayvan varlığı şöyledir: 2.8 adet KBH, 3.9 adet BBH, 4.4 adet kanatlı. Ortalama arazi büyüklüğü 63.1 dekar olup bunun 56.4 dekarı özmülktür. Ortalama parsel sayısı 5.0, ortalama parsel büyüklüğü 12.8 dekar, sulu arazi 21.3 dekar ve tapulu arazi de 53.9 dekardır. Işletme başına 0.5 adet traktör, 0.2 adet mibzer, 0.2 adet gübre verme makinesi, 0.2 adet kültüvatör, 0.2 adet rotavatör ve 0.5 adet te pulluk düşmektedir.
Işletme başına düşen ortalama 63.1 dekar arazinin 31.3 dekarı düz ve düze yalın (%0-5), 11.4 dekarı az eğimli (%6-15), 8.4 dekarı orta eğimli (%16-25) ve 12.0 dekarı da çok eğimli (%26+)’dir.
4) Işletme başına ortalama 11.6 dekar büyüklüğünde 3.3 adet zeytin parseli düşmektedir. Yani ortalama zeytinlik alan 38.3 dekardır. Zeytinliklerin 3.8 dekarı sulu, 34.5 dekarı yani %90’ı kuru, 33.3 dekarı tapulu ve 5.0 dekarı yani %14’ü de tapusuzdur.
5) Zeytinliklerin 10.4 dekarı yani %27’si düz ve düze yakın (%0-5), 8.4 dekarı yani %22’si az eğimli (%6-15), 8.2 dekarı yani %21’i orta eğimli ve 11.0 dekarı yani % 30’u da çok eğimli (%26+)’dir.
6) Zeytinliklerde ağaç başına ardışık 2 yılın (1994-1995) verim ortalaması (36.4+3.1)/2 =14.1 kg’dır.
7) Zeytinliklerin %42.1’i miras yolu ile, %25.4’ü satın alma yolu ile ve %32.5’i de kendisi tarafından yetiştirilerek iktisap edilmiştir. Yine zeytinliklerin %41.3’ü deliceliklerin yerinde aşılanması ile, %23.4’ü deliceyi söküp kendi arazisine dikip aşılama yolu ile, %11.9’u aşılı fidan dikimi yolu ile ve %5.1’i de çelik dikme yolu ile yetiştirilmiş olup geriye kalan %18.3’ünün nasıl yetiştirildiği bilinmemektedir. Bu bilgiler muhtarlardan edinilen bilgilerle çelişmektedir. Bu durumu, zeytinliklerin bir kısmının miras yolu ile iktisap edilmeleri ve bir kısmının da muhtemelen yetiştiricilerden daha yaşlı olmaları ile açıklamak mümkündür.
8) Zeytinliklerde bakım işlemleri verim yıllarında diğer yıllardan farklı yapılmaktadır. Ancak anket yılı itibarı ile, zeytinliklerin %72.5’inde sürüm, %12.1’inde sulama, %56.3’ünde budama, %34.5’inde ilaçlama ve %58.0’ında da gübreleme yapılmaktadır.
Diğer yandan, zeytinliklerin yalnızca %13.1’inde teras bulunmakta ve bunun da %34.9’u seki ve geriye kalanı da düz teraslıdır.
9) Zeytin toplama işinin %23.7’si aile işgücü, %2.5’i imece, %40.2’si aile işgücü+imece, %4.9’u ürün paylaşımı ve %12.4’ü de yalnızca işçi ile yapılmaktadır.
10) Üretilen zeytinin %14.8’i öztüketime gitmekte ve %85.2’si de pazarlanmaktadır. Zeytin üreticileri hane başına yılda 11.3 kg tereyağ, 4.8 kg sıvı yağ ( zeytin yağı değil) ve 10.3 kg da margarin tüketmektedirler.
11) Toplam 126 denekten 29’u mülkiyet-açma, 1’i kaçak kesim ve 1’i de otlatmadan dolayı orman idaresi ile mahkemeliktir. Mülkiyet-açma yüzünden mahkemelik olan 29 işletmecinin 26’sının dava konusu olan arazi üzerinde zeytin ağaçları bulunmaktadır.
12) 126 çiftçiden yalnızca 2 kişi bir kısım zeytinlik alanını sebzeye ve 1 kişi de kiraza dönüştürmüştür. Yani bu çiftçilerde zeytinlerin sökülmesi eğilimi az gözükmektedir.
13) Ürün deseni %57.0 zeytin, %7.9 buğday, %6.1 pamuk, %5.6 bağ, %2.3 tütün ve geriye kalanı da diğer 30 ayrı çeşit ürün biçimindedir.
14) Deneklerin %63.2’si şu anda üzerinde zeytin bulunan tarlaları boş olsa idi buralarda yine zeytin yetiştirmek istemektedirler. Diğerlerinin ise %6.5’ı kiraz, %5.6’sı incir, %4.8’i buğday, %3.0’ı bağ, %2.6’sı pamuk, %2.2’si bostan, %2.2’si fıstık çamı, %1.7’si patates, %1.7’si tütün, %1.3’ü otlak, %1.3’ü narenciye, %0.9’u erik, %0.9’ şeftali, %0.9’u antep fıstığı, %0.4’ü badem, %0.4’ü sebze ve %0.4’ü de susam yapacaklarını bildirmişlerdir.
15) Zeytin yetiştiricilerinin %86.5’i herhangi bir örgüte üye geriye kalan %13.5’i de herhangi bir örgüte üye değildir. Üyeliklerin %53.2’si TKK, %15.9’u KK , %28.6’sı TSK, %67.5’i TZO ve %11.9’u da diğer kuruluşlar şeklindedir.
16) Deneklerin 12 ayrı çeşit zeytin ürettikleri ve bunlardan %52.0 ile Memecik, %12.7 ile Ayvalık, %8.5 ile Domat, %6.9 ile Çekişte ve %4.0 ile Gemlik çeşitlerinin ilk 5 sırada olduğu görülmektedir. Bu mevcuda karşı yetiştiricilerin tercihleri de şöyledir : Domat %41.9, Gemlik %32.9, Memecik %10.3, Uslu %6.1 ve Manzanilla %4.9.
17) Yetiştiriciler sorunlarını şöylece sıralamışlardır : a) Ekonomik, b) Fidan teminindeki güçlük, c) Tür seçimindeki bilgisizlik, d) Ilaçlama, e) Gübreleme, f) Sulama, g) Işçilik, h) Pazarlık gücü yetersizliği, ı) Fiyat kararsızlıkları, i) Politikalar.
Arazide Yapılan Ölçümlerle Ilgili Bulgular
1) Verim bağımlı değişken ve yükselti bağımsız değişken olmak üzere bu iki değişken arasında bir ilişkinin bulunabileceği bu araştırmanın varsayımlarından birisidir. Bu nedenle, verim (Y) ve yükseltiye (X) ait araziden tespit ve ölçümle elde edilen orijinal veri dizileri arasında gerçekte bir ilişkinin olup olmadığı ve eğer bir ilişki varsa bunun ne tür bir ilişki olduğu test edilmiştir.
Yapılan hesaplamalara göre, verim ile yükselti arasında ikinci dereceden bir denklemle temsil edilebilecek bir ilişki bulunmaktadır. Ilişkinin formülü aşağıdadır :
Y=-0,0001x²+0,0359+16,149
Buna göre, ağaç başına en yüksek verimin 180 metre yükseltide ve 19.371 kg olarak ortaya çıktığı ve yükselti arttıkça düşerek 619 metrede sıfırlandığı yani zeytinin en yüksek yayılış sınırına ulaşıldığı anlaşılmaktadır. Aynı oranda olmasa bile, verimin sahil şeridine inildikçe de bir miktar azalması denize çok yakın olan zeytinliklerin yazlık, turistik, ticari vs. gibi nedenlerle kesilecekleri günü beklemekte oldukları, bakım görmedikleri ve bu nedenlerle de verimin düştüğü biçiminde yorumlanmaktadır.
2) Bu araştırmanın bir diğer varsayımı da verimle eğim arasında bir ilişki olduğu biçimindeydi. Klizimetre ile zeytinliklerde eğim ölçülerek ve bu zeytinliklerin verimleri de sahipleri ile görüşme yolu ile saptanarak bu varsayım test edilmiş, ilişkinin formülü bulunmuştur:
Y=0,0068x²-0,7463x+24,294
Buna göre, %0 eğimde ağaç başına en yüksek 24.294 kg olan verim eğim arttıkça düşmekte ve %15 eğimde 14.629 kg, %30 eğimde 8.025 kg, %45 eğimde 4.480 kg ve %55 eğimde de 3.817 kg olmaktadır. Bu durumda, ekonomik analizlere göre değişebilir olmakla birlikte, %30-35’in üzerindeki eğimlerin zeytinlik için uygun olmayan eğimler olduğu söylenebilir.
TARTIŞMA
1) Ege Bölgesi zeytinlikleri teknik ve ekonomik açıdan optimal yayılış alanlarının dışına taşmıştır. Bundan sonraki zeytincilik çalışmaları zeytinciliği kendi sınırlarına çekmeye yönelik olmalıdır.
2) Zeytinci köylerde temel geçim kaynağı zeytinden hemen sonre hayvancılıktır. Bazı çiftçiler zeytin altlarında otlatma yaparak veya yem yetiştirerek zeytincilikle hayvacılığı kombine etmişlerdir. Bu gelenekten de yararlanarak, zeytincilik+hayvancılık şeklinde bir karma işletme model porejesinin bir uzmanlar grubu tarafından projelendirilmesinin ve uygulamaya geçilmesinin çok yararlı olacağı düşünülmektedir.
3) Ege Bölgesi zeytin üreticilerinin refah düzeyi ve sosyo-ekonomik yapısı ülke genelinin üstündedir. Bu özellikten de yararlanarak, Devlete de fazla bir yük olmadan bazı yaptırımlı yöntemlerle zeytinciliği iyileştirmek mümkündür. Örneğin teras yapımı, uygun ağaç sıklığının sağlanması vs gibi eksiklikler yaptırımlı projelere bağlanarak üreticiler tarafından gerçekleştirilebilir.
4) Örnekleme giren işletmelerin zeytinliklerinin %13.5’i ve diğer arazilerinin de %2.3’ü tapusuzdur. Tapusuz zeytinlikler ormandan kazanılmış zeytinliklerdir. Çiftçiler bu tapusuz zeytinlikleri, son derece bakımsız ve verimsiz oldukları halde, araziler ellerinden alınır çekincesi ile olduğu gibi korumaktadırlar. Böyle bir kamburla zeytinciliğimizi iflah edemeyiz. Zeytinciliğin optimizasyonu için bu tapusuz zeytinlikler sorununu çözmek gerekir. Bunun için de şimdiye kadar olduğu gibi emlakin sahibini tesbite yönelik yaklaşımlar yerine emlakin en yararlı kullanım biçimini tesbite yönelik yaklaşımları benimsemek daha doğru olur.
5) Araştırma bulgularından, mevcut zeytinliklerin yaklaşık %30’unun altında ileri düzeyde erozyon olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, hiç değilse bu eğimli alanlardaki zeytinliklerin mülkiyet hakkı kullanımlarının sınırlandırılması önerilmektedir. Bu düşünce genişletilerek genel bir toprak kullanım yasası çıkarılması düşüncesine de ulaşılabilir.
6) Yetiştiricilere göre, mevcut zeytinliklerin %36.8’i zeytinciliğe uygun alanlar değildir. Yetiştiricilerin bu eğilimleri dikkatle değerlendirilmeli ve bu yörelerde optimum ürün deseni araştırmaları yapılmalı, zeytincilikte nicel zenginlik saplantısından kurtulunmalı ve önerilen ürün deseni değişikliği belirli plan ve projelere dayalı olarak yapılmalidır.
7) Bölgede bugün için üretilmekte olan zeytin çeşitleri ile üreticilerin yetiştirmek istedikleri zeytin çeşitleri birbirinden farklıdır. Yani üreticiler zeytin çeşit deseninden memnun değildirler. Yetiştiricilerin çeşit değişikliği isteğinin teknik ve ekonomik açıdan doğru olup olmadığı test edilmeli ve yörelere göre açık bir çeşit politikası güdülmelidir.
8) Verimle yükselti ve verimle eğim arasındaki ilişkiler bulunmuş ve metin içinde verilmiştir. Bu ilişkilerden zeytincilikte yükseltinin teknik üst sınırının 619 metre ve eğimin teknik üst sınırının da %55 olduğu anlaşılmaktadır. Kuşkusuz ki ekonomik sınırlar bunlardan çok daha dardır. Ancak bunun yeni araştırmalarla ortaya konması gerekir. Ayrıca, yapılması önerilen bu tür ekonomik araştırmaların da her havza için ayrı ayrı yapılması gerekir. Çünkü zeytin yayılış alanlarını sınırlandırıcı değişkenler, bu ikisi çok önemli olmakla birlikte, yalnızca yükselti ve eğim de değildir. Havza bazında yapılacak araştırmalarla diğer etmenlerin etkileri de daha doğru olarak ölçülebilecektir.
KAYNAKÇA
(Bu metnin özetlendiği araştırma raporuna ait)
CANÖZER, Ö. (1989), Zeytin Yetiştiriciliği Kursu Ders Notları, Zeytincilik Araştırma Enstitüsü Yayını, Izmir.
ÇAVUŞOĞLU, A. (1989), VI. 5 Yıllık Zeytincilik Kalkınma Planı Özeti, Zeytincilik Araştırma Enstitüsü Yayını, Izmir.
GÖKÇE, O. (1977), “Ege Bölgesi’nde Zeytin Ve Orman Ilişkileri” ,Orman Bakanlığı Teknik Haber Bülteni Sayı 62, Ankara.
GÖKÇE, O. (1989), “Türkiye’de Tarım Ve Orman Işletmelerinde Karma Sistemler”, Orman Mühendisliği Dergisi,1989/4, Ankara.
GÖKÇE, O. (1992), Türkiye Ormancılık Politikası, Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı (TÜSES), Istanbul.
GÖKÇE, O. (1994), “Türkiye’de Orman-Zeytin Ilişkileri, Sorunları Ve Çözüm Yollarına Yönelik Yeni yaklaşımlar”, Türkiye I.Tarım Ekonomisi Kongresi (8-9 Eylül 1994) Bildiri Kitabı, Izmir.
GÖKÇE, O. (1995), “Türkiye’de Arazi Kullanma Sorunları, Kıyı Kuşağı Ve Yerel Yönetimler” , Orman Mühendisliği Dergisi Sayı 2, Ankara.
GÖKÇE, O. (1996), “Ege Bölgesi’nde Ormancılık-Hayvancılık Ilişkileri” , Hayvancılık’96 Ulusal Kongresi (18-20 Eylül 1996) Bildiri Kitabı, Izmir.
GÖKÇE, O. , TUNALIOĞLU, R. (1997) , “Türkiye Zeytinciliğinin Ayrıcalıklı Bir Sorunu” , Tabiat Ve Insan Dergisi Sayı 3 , Ankara.
TUNALIOĞLU, R. (1991) , Türkiye’de Zeytin-Orman Ilişkilerinin Çeşitli Açılardan Incelenmesi, Zeytincilik Araştırma Enstitüsü Yayını , Izmir.
USANMAZ, D. ,TAPKIN,T. (1988), “Orman Kanununda Yapılan Son Değişiklikler ve Orman Sınırı Dışına Çıkarılacak Alanların Zeytinciliğe Tahsisi Konusunda Teknik Ve Ekonomik Görüş Ve Öneriler” , Rapor, Zeytincilik Araştırma Enstitüsü , Izmir.
USLU, S. (1966), Ege Bölgesi Ve Bilhassa Edremit Güre Havzasında Toprak Koruması Bakımından Zeytin Ve Orman Münasebetleri Üzerine Araştırmalar, I.Ü.Orman Fakültesi, Istanbul.
[1] E.Ü. Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü, Bornova, İzmir.
[2] Zeytincilik Araştırma Enstitüsü, Bornova, İzmir.
Bir yanıt yazın