YILDIZLARIN KIZI
Onaltı Ağustos İkibinsekiz
Berat Kandili bugün
Mübarek olsun.
Ege kıyıları yükünü almış
Başka bir aleme dalmış
Berat’tan, Kadil’den habersiz
Herkes aşk yapıyor kumsallarda
Sorgusuz sualsiz.
Gökte dolunay
Ama yarısı gölgeli
Kapatmış yüzünün yarısını
Ay tutulmuş, tutulu kalbim gibi
Yarım olmuş benim gibi.
Yarım bende, yarım yok
Binlerce yıl öncesinde kalmış
Oltu taşı gibi siyah gözlü bir kız almış.
Ne o kız var şimdi, ne de bedenimin yarısı
Yalnızca
Yılbaşında, aybaşında
Sol böğrümde, sol döşümde
Yinelenen bir yürek ağrısı.
İşte, yine ağrıyor yüreğim
Yine küt küt vurmalar, yine çarpıntılar
Yine acımasız bir sızı
Yine yıldızların kızı
Şardağı’ndan doğan
Gelip Berit Dağı’ının başında duran
Gecenin karanlığında
Kayalı koyaklarımda
Umudu umutsuzluğumun.
Sen, köşkünü kurduğun gökyüzüsün
Göklerin kızısın.
Bense yeryüzü, kara toprak
Yaşarım kendi kendime
Duyarsızlıklara dayanarak.
İyiliğini esirgeme
Bağrımdaki ağrı dinsin
Yeter
Yaralarımı elleme
Aşıklar yüzü suyu hürmetine
Al beni de kendi katına.
Osman Gökçe, 27.11.2008, İzmir
Bir yanıt yazın